Bir Manipülasyon Aracı Olarak Rızanın İmalatı
Kitlelerin karar
almasını sağlama,başka bir deyişle kamuoyu oluşturma,kitle iletişim
araç larının önemli görevlerinden ve temel siyasal işlevlerinden birisi olarak
kabul edilmektedir. Siyasal açıdan iktidar kavramı,genel olarak güç,otorite ve
kontrol gibi kavramlarla bir arada düşünülmektedir.Başka bir deyişle
siyaset,”iktidar ilişkileri” olarak tanımlanmaktadır.Hangi düzeyde yönetim olursa
olsun siyasal iktidar ilişkilerini düzenleyen kurallar ve işlevler bütünü nü
ifade etmektedir.Siyasetin vazgeçilmez unsuru ve konusu olan iktidarın,en
önemli dayanağı meşruiyettir.
Meşrutiyet,iktidarın sebebi ve devamlılığının
teminatıdır.Halkın iktidara gösterdiği rıza bu meşruiyetin sayesinde gerçekleşmektedir.Başka bir deyişle,halk
iktidara boyun eğmektedir. Siyasal iktidar toplumsal rızaya dönüşmedikçe bir
zoru,bir zorunluluğu ve bir zorbalığı temsil etmektedir.Bu yüzden tüm siyasal
iktidarların temel problemi,bireysel onama ve toplumsal rıza arayışıdır.
Rıza oluşturma sorunu ve iktidarın meşruiyetini
yönetilenlerin rızasına dayandırma gerekliliği anlayışı,demokrasinin asli bir
öğesi olmakla birlikte,propaganda ve halkla ilişkiler kapsamında yürütülen
çalışmaların da önemli konularından birisi haline gelmiştir.Yönetimin halkla
ilişki leri propaganda aracı olarak kullandığı Birinci Dünya Savaşı döneminde
ABD Başkanı Wood row Wilson’un yanında Creel Komisyonu’nda görev alan Edward
L.Bernays ve Walter Lipp mann konuya ilişkin önemli isimlerdir.
Rızanın imalatı
Lippmann tarafından ilk defa Public Opinion(1922)kitabında kullanılan bir
kavramdır.Lippmann bu çalışmasında kamuoyunun oluşmasını ve rızanın imalatını
açık larken ”dışımızdaki dünya”, “kafamızdaki resimler”, “sahte çevre”, “şaş kın
sürü” gibi kavram lar kullanmıştır.Kitle iletişim araçları,Lippmann’ ın şaşkın
sürü olarak nitelendirdiği halkın kafasındaki resimlerin inşasında ve kamuoyu
oluşturul masında baskın bir rol
oynamakta dır.Lippmann “rızanın imalatı” kavramını kamuo yu yaratmak için “demokrasi sanatındaki yeni
devrim” olarak ifade etmektedir.
Egemen güçlerin iktidarını koruyabilmek için çoğunluğun
rızasını kazanmaları ve meşrulaş maları gerekmektedir.Bu nedenle çoğunluğun
çıkarları,yönetici sınıfın çıkarlarına uygun hale getirilmelidir.Söz konusu
çıkar örtüşmesi,rızanın imalatı ile sağlan maktadır.Sistemin rızanın
üretilmesini sağlama,hegemonyaya ulaşma ve tahakküm kurma sürecinde ise
kitlelerin zihni nin yönlendirilmesi,yani manipülasyon önemli bir rol
oynamaktadır.
Schiller,manipülasyonun ancak yarı uyanmış bir kitlenin
ortaya çıkması durumunda kullanıla bileceğini belirtmektedir.Schiller’in de
belirttiği gibi baskı ve zor kullanılarak yönetilebilen ve yönlendirilebilen
toplumlar için manipülasyon gerekli değildir.Manipülasyon daha çok birey sel
özgürlüğün ön planda tutulduğu ve liberal demokrasiyle yönetilen toplumlarda
geçerlidir. Bu toplumlarda,rıza üretiminin gerçekleştirilmesi için en önemli
rolü kitle iletişim araçları üst lenmektedir.İkna yönetimi olarak manipü lasyon ortaya
çıkan yeni bir olgu değildir.
Schiller’in manipülasyon kavramını açıklarken kullandığı beş
temel mitten ilki olan “bireysel cilik ve kişisel tercih miti”,manipülasyon
kavramıyla çok tezat olan,ancak manipülatörlerin en çok kullandığı “özgürlük “kavramına işaret etmektedir.
Özgürlük kavramı demokrasinin asli unsuru olmakla birlikte
manipülasyonun üzeri ne inşa edildiği en temel kavramlardan birisidir.
Birinci Dünya
Savaşı sonrası oluşan halkla ilişkiler endüstrisinin önde gelen isimlerinden
Bernays,rıza mühendisliği olarak nitelediği halkla ilişkiler ve propagandayı
“demokrasinin özü” olarak görmektedir.1947’de yayınladığı The Engineering of
Consent isimli makalesinde mühendislik olarak tanımladığı rıza üretimini bu
tanımlamay la bir eleştiri getirmemekte,tam aksine demokrasi için bir
zorunluluğu savunmaktadır .Lippmann 1922’de yayınladığı Public Opinion adlı
kitabında ilk defa “rızanın imalatı “
kavramını kullanan kişidir ve bunu “demo krasi sanatındaki yeni devrim” olarak
nitelendirmiştir.
Rızanın yaratılması yeni bir sanat değildir.Demokrasi
görünümüyle öldüğü varsayılmakla birlikte çok eskidir,ama
ölmedi.Aslında,teknik olarak muazzam derecede gelişmiştir,çünkü şimdi temel
kuraldan ziyade analize dayanmaktadır.Ve böylece,psikolojik araştırmalar
sonu cunda modern iletişim araçlarıyla birleşince,demokrasi uygula ması bir
köşeyi döndü.
Ekonomik gücün kaymasından çok daha önemli olan bir devrim
gerçekleşiyor.Şu an da işleri kontrol
eden neslin ömrü boyunca ikna,kendine güvenen bir sanat ve popüler hükümetin düzenli bir organı haline
geldi.Hiçbirimiz sonuçlarını anlamaya başlayamaz,ancak rıza yarat manın nasıl
yapıldığı bilgisinin her siyasi hesaplamayı değiştreceğini ve her siyasi
önceliği değiştireceğini söylemek cüretkar bir kehanet değildir. Propagandanın
etkisi altında,yalnızca sözcüğün kötü anlamıyla değil,eski sabit düşüncelerimiz değişken haline geldi.
Bernays ve Lippmann’ ın Creel Komisyonu’ndaki görevleriyle
kamuoyuna savaşa girme düşün cesinin
benimsetilmesi süreci halkla ilişkilerle propagandanın karıştırılmasının en
önemli nedenlerindendir.Bernays,Birinci Dünya Savaşı sırasında Başkan Wilson’u halkın gözünde “bir özgürlük savaşçısı”
olarak konumlayıp;onun özgürlük ve de mokrasiyi Avrupa’ya götür mek istediğini
halka anlatmıştır.Propaganda faaliyetinde kullanıldığı bu söylemi işe yara yan
Bernays,barış zamanı da bunu kullanılabileceğini düşünmüş fakat Almanya’nın
propagan da sözcüğü ile yaptıkları şeylerin akla gelmesi yüzünden “propaganda”
yerine “halkla ilişkiler” terimleri kullanılmıştır.Savaştan son ra halkla
ilişkiler faaliyetlerini Broadway Amerika’da bu yeni kalabalıkların
düşüncele rini yönlendirmek için çeşitli
yollar aranmış ve bu konuda birçok başarılı uygulamaya imza atmıştır.